Ege Bölgesi’nin en gözde şehri İzmir’de sayısız güzellik bulunuyor. Şehir merkezindeki gezi noktaları ve nefis tatlarının yanında, ilçelerinde de farklı zenginlikler bir arada. Birbirinden muazzam kıyılarıyla İzmir, yaz sezonu için tercih edilen adreslerin başında geliyor. Bu güzel şehirde, bir deniz tatilinden fazlasını yaşayabileceğin harika rotalar var!
Foça Koyları
Foça, keyifli bir deniz tatili için ismi sık geçen yerlerden olmasının yanı sıra huzurlu birçok koyuyla da ön plana çıkıyor. Foça’nın Yeni Foça ve Eski Foça arasında keşfedilmeyi bekleyen koylarında, huzurla zaman geçirebilirsin. Çanak Koyu da bunlardan biri. Deniz kenarında kamp yapmak için aradığın yer burası olabilir. Aynı zamanda Foça’da denize girmek için en sakin koylardan biri. Deniz bu bölgede biraz taşlı olduğu için tedarikli olmak gerek. Turkuaz renkteki duru sularında kaybolmak isteyeceksin. Hemen hemen aynı özelliklere sahip Sazlıca Koyu da listende olması gereken huzurlu köşelerden. Bu bölgedeki en güzel plajlardan biri de İngiliz Burnu. Etrafında bir yerleşim yeri ya da işletme yok. Hem çadır hem karavan kampı için değerlendirebileceğin çok sakin bir alan. Soğuk suları sevenlerdensen kesinlikle gitmelisin.
Tatile bir anda karar veren ya da günübirlik plan yapanlara çok şey sunan Foça’da, Kosova Plajı’ndan bahsetmeden geçmek olmaz. Tabiatla iç içe, el değmemiş bir koy. Sabah erken saatlerde buraya gelip günbatımına kadar harika vakit geçirebilirsin. Pırıl pırıl bir denizi var. Aynı zamanda biraz da serin. Kosova Plajı, çadır kampı için kesinlikle düşünmen gereken yerlerden.
Alternatifi fazla olan bu harika yerden hemen ayrılmak istemeyebilirsin. Gezmek için biraz daha zamana ihtiyacın olacak. Foça otelleri huzurlu bir tatil için seni bekliyor!
Teos Antik Kenti
Kültür turizmi odaklı bir gezi seçeneklerin arasındaysa, Teos Antik Kenti’ne mutlaka gelmelisin. Bölgedeki en eski yerleşim bölgesi olan kent, MÖ 1000’li yıllarda Giritliler tarafından kurulmuş. Daha sonra burada İyonlar yaşamış ve ilerleyen zamanda farklı medeniyetlerin etkisinde kalmış. İyonların buradaki en önemli yapılarından biri olan kent, dönemin başkenti statüsünde. Aynı zamanda tarihin ilk Sanatçılar Birliği burada kurulmuş. 2016 yılında yapılan bir kazıda, kira sözleşmesi örneği olan 2 bin 200 yıllık önemli bir yazıt bulunmuş.
Teos Antik Kenti, doğa yürüyüşü sevenler için de muhteşem bir yer. Bozulmamış surları ve sütunlarının arasında keşfe çıkabilir, güzel fotoğraf kareleri yakalayabilirsin. Kentin amfitiyatrosu oldukça iyi korunmuş ve çeşitli konserlere ev sahipliği yapıyor.
Balıklıova
Urla’da bulunan sakin ve huzur dolu şirin bir kasaba Balıklıova. Eski ismiyle Polikhne olan köy, 100 yılı aşkın bir zaman önce bir Rum köyüymüş. İzmir merkeze yaklaşık 1 saat uzaklıkta. Balıklıova ismini alması da ilginç bir efsaneye dayanıyor. Suyun ansızın 7 km çekilmesiyle balıklarla kaplı bir ova oluşunca köy bu adı almış. Adının şanına yakışır bir şekilde, birçok deniz mahsulünün tadına burada bakmak mümkün. Birbirinden güzel ve mütevazı balık restoranlarında günbatımı manzarası eşliğinde farklı lezzetleri tadabilirsin. Bu lezzetlere bir de taze Ege otlarının eşlik ettiğini düşün!
Balıklıova’ya sakin bir tatil için gelenler de var, İzmir’den günübirlik kaçıp gelen de. Bu nedenle her mevsim gezmeye uygun. Yaz sezonunu burada erkenden açanlar da var. Köy içerisinde yürüyüşe çıkarken yanına Balıklıova’nın nefis kokulu, meşhur un kurabiyesinden almalısın. Köyün en güzel plajlarından biri olan Manal Plajı’nın suyu her zaman temiz. Balıklıova, kısa süreli de olsa şehirden kaçmak için ideal bir yer.
Yassıca Ada
Urla’da bulunan Yassıca Ada, Çeşmealtı beldesine çok yakın bir noktada. Koyun Adası veya Alman Adası olarak da biliniyor. Tertemiz kumsalları, yemyeşil doğası ile bir arada sakin bir atmosfer. İzmir’den erken saatte başlayan deniz seferleriyle buraya gelinebiliyor. Günün ilk saatlerinde buraya gelip yeni günün taze havasıyla suyun tadını çıkarmalısın. Yeşil ve maviyle iç içe sakin bir ada atmosferi için Yassıca Ada, en güzel seçeneklerden biri.
Bademler Köyü
İsmini, köyü çevreleyen badem ağaçlarından alan Bademler, Urla ilçesine bağlı. Yalnızca İzmir’in değil, ülkenin en kendine has yerlerinden. Türkiye’nin ilk ve tek köy tiyatrosunun bu köyde olması, buraya ün kazandırsa da başka güzellikleri de var. Bu öncü özelliğin ilk temelleri 1925 yılında atılmış ve 30’lu yıllarda köy meydanında kurulan tiyatro sahnesi bugüne kadar gelmiş. Tiyatronun yanı sıra, 80 yıllık bir halk kütüphanesi ve güzel bir oyuncak müzesi var. 1860 yılından bugüne farklı zamanlara ait oyuncaklar sergileniyor. Köyde gezerken tertemiz sokaklar dikkatinizi çekiyor. Köyün bembeyaz evleri de bu pak sokakların simgesi gibi. Pazar günü kurulan, yerel üretimi destekleyen bir de köy pazarı var. En önemli geçim kaynağı zeytin. Çok lezzetli zeytinler bulabileceğin pazarda çeşitlilik fazla. Buraya özgü Godalak ekmeğinin tadına da mutlaka bakmalısın. Burası, farklı nitelikleriyle ülkenin en çağdaş yerlerinden biri. İzmir’in kalabalığından kaçıp alışılmışın dışında bir gezi yapmak istersen, en doğru yerdesin.