Yerinde durmak bilmeyen bir maceraperest veya huzuru doğada bulan bir tabiat aşığı olabilirsin. Her iki durumda da doğru yerdesin! Hadi, doğanın yıllar boyu nakış nakış işlediği birbirinden özel kanyonları keşfe çıkalım!
İhtişamlı akarsular ve heybetli kayalıklar soluksuz bir mücadeleye girişiyor! Kayalıklar dirençli ama akarsular da bir o kadar inatçı… Bu mücadele uzun yıllar boyunca aynı istikrarla sürüyor. Kazanan ise insanlar oluyor. Çünkü akarsular ve kayalıklar arasındaki bu soluksuz mücadelenin sonunda her biri kendine has görünüm ve özelliklere sahip olan kanyonlar oluşuyor. Tam da bu nedenle, söz konusu kanyonlar olduğunda tüm rotaları ayrı ayrı keşfetmek şart!
Türkiye’de kanyon var mı, kaç kanyon var, Türkiye’nin en derin kanyonu hangisi gibi sorular aklında dönüp duruyorsa tam aradığın yerdesin! Senin için Türkiye’nin kanyon vadilerini önden keşfe çıktık. Eğer bu ön keşif fikri bile kalbinin ritmini değiştirdiyse, hız kesmeden okumaya devam!
1. Saklıkent Kanyonu, Seydikemer/Muğla
Listemize, görkemli manzarası kadar ilginç hikayesiyle de dikkat çeken Saklıkent Kanyonu ile başlıyoruz. Saklıkent Kanyonu, koyun otlatan bir çobanın kaçan koyunlarından birini takip etmesi sonucunda tesadüfen keşfediliyor. Çoban bu güzelliğe kayıtsız kalamayıp ilgililere haber veriyor. Böylece Fethiye’ye 40 kilometre uzaklıkta yer alan Saklıkent Kanyonu, 1996 yılında milli park ilan ediliyor.
Saklıkent Kanyonu’nda tahta platform üzerinden ilerleyerek güvenli şekilde keşif yapılabiliyor. Fakat kanyonun derinliklerini görme konusunda kararlıysan biraz macerayı göze almalısın. Kaygan kayalıklarda yürüyeceğin için yanında deniz ayakkabısı bulundurman en iyisi. Ayrıca normalde diz boyunda olan su öyle ani yükselip alçalıyor ki ıslanmaya hazır olmalısın! Saklıkent, kanyonun derinliklerine indikçe tıpkı bir matruşka bebek gibi her katmanda daha güzel manzaralar sunuyor. Üstelik bölgede rafting ve zipline yapma olanağı da bulunuyor.
2. Arapapıştı Kanyonu, Bozdoğan/Aydın
Tarih ve doğanın kucaklaşmasına şahit olacağın bir diğer rota önerisine ne dersin? Arapapıştı, farklı zevklere hitap edecek alternatifler sunması yönünden gezginlerin uğrak mekanları arasında. Bununla birlikte Arapapıştı Kanyonu’nda antik dönemden kalma pek çok kalıntı bulunuyor. Likya bölgesinde sık görülen kral mezarları, ibadet etmek için kayalıklara oyulan tapınaklar ve Afrodisias Antik Kenti’ne ulaştığı düşünülen gizli tüneller… Yani anlayacağın, bu rota sana doğanın kucağında tarihe dokunma olanağı sunuyor.
Bölgenin tarihini en ince ayrıntısına kadar öğrenmek ve Arapapıştı Kanyonu’nu her yönüyle keşfetmek istersen yaklaşık iki saat süren tekne turlarına katılabilirsin. Ayrıca yaz aylarında suların çekilmesi riski bulunuyor. Bu nedenle bu rotayı bahar aylarında keşfetmek en iyisi. Denizli, Muğla ve Aydın sınırlarıyla çevrelenen Arapapıştı Kanyonu’na günlük turlar veya özel araçlar ile ulaşım sağlanabiliyor. Unutmadan söyleyelim, Arapapıştı Kanyonu’nun seyir terasından şahit olacağın manzaralar “İyi ki gelmişim.” dedirtecek türden!
3. Köprülü Kanyon, Manavgat/Antalya
Isparta’da doğan ve Antalya’ya dökülen Köprülü Çay’ın hediyesi olan Köprülü Kanyon, adını üstünde konumlanan iki tarihi köprüden alıyor. Bu köprülerden küçük olanı ustanın, büyük ve kemerli olanı ise çırağın tasarladığı biliniyor. Türkiye’nin en uzun kanyonu olarak bilinen Köprülü Kanyon, 1973 yılından beri milli park olarak korunuyor. Köprülü Kanyon içerisinde Serge Antik Kenti’nden kalma tapınak, sarnıç, tiyatro ve su kemeri gibi pek çok kalıntı bulunuyor.
Manavgat ilçe merkezinin 60 km kuzeyinde konumlanan bu doğa harikası, gezginlere her an doğanın yeni bir mucizesi ile tanışma olanağı sunuyor. Üstelik yalnızca doğa ve tarih meraklıları değil, macera tutkunları da bu rotayı çok seviyor. Çünkü Köprülü Kanyon, aynı zamanda ülkenin en önemli rafting merkezleri arasında yer alıyor. Ayrıca bölgede küçük bot turları ve günübirlik tekne turlarıyla keşif yapma olanağı da bulunuyor. Kanyonun suyu yaz aylarında dahi buz gibi. Bu nedenle yanına yedek kıyafet almanda fayda var.
4. Ulubey Kanyonu, Ulubey/Uşak
Arizona’nın Grand Canyon’u varsa bizim de Ulubey Kanyonu’muz var! Dünyanın en büyük ikinci, Türkiye’nin ise en büyük kanyonu olma özelliğini taşıyan Ulubey Kanyonu, eşsiz manzaraları ve geniş aktivite olanakları ile öne çıkıyor. “Türkiye’de kanyon en çok nerede bulunur?” sorusunun yanıtı da Ulubey Kanyonu’nun ta kendisi! Çünkü Ulubey ve Banaz Çayı’nın aktığı yönde büyük kanyona onlarca küçük kanyon daha eşlik ediyor.
Ulubey Kanyonu’nda, 150 metre yükseklikte bulunan 135 metrekarelik bir cam teras bulunuyor. Bu cam teras görkemli manzaralardan ve dikkat çekici fotoğraf karelerinden hoşlananlar tarafından yoğun rağbet görüyor. Peki, sence Türkiye’deki en büyük kanyonda yamaç paraşütü yapma fikri kulağa nasıl geliyor? Nitekim Ulubey Kanyonu’nda rafting, yamaç paraşütü ve sal sporları gibi pek çok aktivite seçeneği bulunuyor. Ayrıca kanyonun girişinde sosyal medyadan aşina olduğumuz Ters Ev’de ziyaret edilebiliyor. Tepetaklak eşyaların arasında eğlenceli pozlar vermeyi es geçmezsin değil mi?
5. Kapuz Kanyonu, Konyaaltı/Antalya
Türkiye’de gezilip yüzülecek kanyon göletleri merak ediyorsan, burası tam sana göre! Kapuz Kanyonu, Antalya şehir merkezine yalnızca 10 km mesafede bulunuyor. Ayrıca toplu taşıma ile kanyona kolaylıkla ulaşım sağlanabiliyor. Kapuz Kanyonu’nda trekking, kano gezisi ve rafting yapılabiliyor. Sıcak yaz günlerinde kanyonun soğuk suyunda yüzmek ise kesinlikle farklı ve oldukça keyifli bir deneyim!
Kapuz Kanyonu’nda şu an için herhangi bir işletme bulunmuyor. Bu nedenle yeme içme, deniz ayakkabısı gibi ihtiyaçlarını yanında götürmende fayda var. Özel aracınla navigasyon kullanarak ulaşım sağlamak istersen, bir yerde aracını park edip yürüyerek devam etmeni söyleyen bir bildirim alacaksın. Bu noktada durmadan asfalt yolu takip etmelisin. Asfalt yolun viraj olarak aşağıya kıvrıldığı bölümden önce sağa, sonra sola dönerek karşına çıkan toprak yol boyunca ilerlemelisin. Toprak yolun sonunda hedefine ulaştığın anda, doğanın cömertliğine tekrar hayran kalacaksın!
Türkiye kanyonlarının ön keşfini tamamladığına göre, şimdi seyahatini adım adım planlama zamanı. Keyifli bir tatil için ilk olarak kaliteli bir konaklama alternatifi seçmeye ne dersin? Hadi, tam sana göre otel seçeneklerini Odamax ayrıcalıklarıyla hemen keşfet!